Çanakkale Kitapları
Çanakkale Kitapları; Çanakkale Savaşı ile ilgili, tarih, hatıra, hikaye ve şiir kitaplarını listemizi güncel tutarak bu yazımızda sizlerle paylaşacağız.
Çanakkale Kitapları
Çanakkale ve Çanakkale Savaşı milyonlarca insan tarafından ilgi ve merak gören bir konudur. İlginin bu kadar yüksek olması beraberinde bilgi ihtiyacını doğuruyor. Bilgi ihtiyacını giderebilmek için hepimizin öncelikli yaptığı kitap okumaktır. Günümüzde internet yaygın olsa bile kitaplar önemini yitirmiş değil. Çanakkale de bu ilgi nedeniyle çok sayıda Çanakkale kitabı ve dökümana ilham olmuş. Bizlerde bu yazımızı okuduğumuz kitapları sizlerle paylaşıp, bir nebze de olsa detaylı sorularınıza cevap bulabilmeniz için size Çanakkale Kitabı önermeye çalışacağız. Resimlerden Çanakkale kitaplarının bizim tarafımızdan okunup koyulduğunu anlayabilirsiniz. Yeni kitaplar okudukça da sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz.
Gelibolu – Osmanlı Harekatı
YAZAR: Edward J. Erickson
Hem asker kökenli bir araştırmacı olarak askeri stratejiye hakim olan, hemde ATASE Arşivini kullanan kitap yazarı, elinizdeki bu çalışması ile eksikleri gidermekte, zaferi getiren unsurların sahaya yerleşim, harekat, ateş üstünlüğü, alan egemenliği, ihtiyatların kullanımı ve lojistik açıdan Osmanlı ordusunun ortaya koyduğu askeri başarının objektif değerlendirmesini yapmaktadır.
Bastığın Yerleri Tanı Çanakkale
YAZAR: Murat ÇITAK
Bu kitap yazımında sitemizden alıntı yapılmıştır. Çanakkale Zaferi, dünya tarihinde, imanın, inancın, vatan ve toprak sevgisinin her türlü olumsuz şartlara ve eşit olmayan lojistik imkânlara rağmen nasıl zaferle sonuçlanabileceğini gösteren nadir sayfalardan biridir. Çanakkale, bu küçük coğrafyaya, büyük hedefleri ve imkânlarıyla gelen XX. yüzyılın en büyük emperyal güçlerinin siyasi ve askeri yaşamlarında, toplu olarak yaşadıkları ilk, ama kesinlikle son olmayacak olan hezimetlerinin adı olmuştur. Bu topraklar; mazlum ve aynı güçler tarafından sömürge yönetimi altında bulunan milletlerin, umut ışığı olması, yüce Türk Milletinin ve son Türk Devletinin ebedi lideri olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk‘ün İstiklal Harbinin lideri olarak parlaması ve elbette XX. yüzyılın siyasi geleceğinin belirlenmesinde etkili olması bakımından, ayrı bir yere sahiptir. ‘Bastığın Yerleri Tanı‘ adlı kitabımızda, şehitler diyarı olarak anılan bu topraklarda gerçekleşen savaşın, daha çok, fazla bahsedilmeyen yönlerini, birbirinden değerli onlarca kaynaktan ve eserden faydalanarak ortaya koymaya çalıştık. (Tanıtım Bülteninden)
Çanakkale – Bilsen Aşık Olursun
YAZAR: Özhan EREN
Duydukları her an ölümü çağrıştıran bir gürültü…
Bunaltıcı sıcaklar…
Ciğerlere ve midelere sızan tozlar…
Yetersiz su…
Az zeytin, bol ekmekle idare edilmesi gereken azık…
Ve salgın hastalıklar…
Çanakkalenin vebası dizanteri…
Ya,”İstanbul bizim olacak”diyerek yola çıkan düşman?
Ve amiralleri, “Tanrı Çanakkale‘nin cezasını versin, orası hepimize mezar olacak!..” diyerek kaçan düşman?
3 Ağustos 1914de memleketin dört bir köşesinden seferberliğe katılıp “Canını verecek, namusunu çiğnetmeyecek” Türk gençlerinin; “Cephaneniz yoksa süngüleriniz var!.. Ben size, taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum”
diyen komutanlarının arkasından hiç düşünmeden giden kahramanların; gözünü kaybettiği halde kumandanına, “Üzülmeyin kumandanım, bu gözler görmek istediklerini gördü!” diyen yüce gönüllülerin mücadelesi: Özhan Erenin Çanakkale zaferini günbegün, anbean, farklı bakış açılarına yer vererek, heyecanla anlattığı bu kitap 7’den 70’e herkesin elinden düşürmeyeceği bir kahramanlık… (Tanıtım Bülteninden)
Çanakkale Raporu – Binbaşı Halis Bey
Çanakkale Savaşında düşmana ilk kurşunu sıkan 27. Alay subaylarından, Kör Halis Lakaplı, Binbaşı Halis Bey‘in Çanakkale anılarının kitaplaştırılmış hali.
ÇANAKKALE SAVAŞI′NIN DAİR BİRİNCİ EL KAYNAK KİTAP…
Çanakkale Savaşı′nda önemli görevler üstlenen, karaya çıkan düşmanı karşılayan askerlerin komutanı olan Binbaşı Halis Beyin savaş sırasında tuttuğu günlük Çanakkale Savaşı′na dair önemli bilgiler içermekte ve o günlerin heyecanını, askerimizin cesaretini ortaya koymaktadır.
“Çanakkale Savaşı’yla ilgili ilk kaynaklarından biri Binbaşı alis′in ÇANAKKALE RAPORU′dur. Savaşı an be an anlatan, siperlerde yaşananları olduğu gibi hissettiren emir ve raporlardan oluşan bu kitap, yerli, yabancı her Çanakkale Savaşı araştırmacısının, tarih okurunun başvuru kitabı olmalıdır.”
Prof. Dr. Haluk Oral
“‘…beş İngiliz livasına karşı duran kuvvetim, şiddetli taarruzlarla zayiata uğrayan 57. Alay′dan, ikişer taburlu olan 27. ve 77. Alaylarla, gayri kabili istifade bulunan 72. Alay’dan ibaretti. Hakikaten 25 Nisan muharebesiyle Arıburnu cephesi muvaffakiyetinin temelini kuran, İngilizlerin bu cephede azmini kırıp plânını mahveden, bu kuvvetti.’ Bu sözler Mustafa Kemal′e aittir. Ben buna ek olarak, haddim olmayarak, Yüzbaşı Faik Efendi′nin, 3. Tabur Komutanı Halis (Ataksor) Bey′in, 57. Alay Komutanı Avni Bey′in adlarını belirterek katılmak istiyorum.”
Dr. Selahattin Tansel
Cepheden Cepheye Bir Ömür – Yüzbaşı Mehmet Hilmi
YAZAR: Gazanfer ŞANLITOP
Mehmet Hilmi, 1884 yılının başlarında Manastir’ın Kınalı Köyü’nde, kendisini bekleyen uzun ve zorlu yaşamdan habersiz dünyaya gözlerini açtı. Doğduğu yıllarda Osmanlı İmparatorluğu artık gücünü iyice yitirmiş, askeri ve siyasi yönden çıkmaza girmiş durumdaydı. Türk milletinin içine düştüğü bu durumdan çıkabilmesi için vatansever gençlerden başka umudu yoktu.
Manastırlı Mehmet Hilmi de öncelikle vatan ve millet için çalışmayı kendine ilke edinerek askerlik mesleğini seçti. 19O5’te Harbiye Mektebi’nden mezun olunca Çanakkale‘ye tayini çıktı. 1911’de katıldığı İtalyan Harbi, yıllar boyu sürecek ‘cepheden cepheye bir ömür‘ döneminin birinci adımı oldu. 1912 yılında Balkan Savaşı’nda ilk madalyasını aldı. Mecidiye Bataryası Grup Komutanı olarak katıldığı Çanakkale Savaşı sonrası, belki de bütün mücadeleyi etkileyen başarısından dolayı, biri Sultan Reşat‘tan, ikisi Almanlardan olmak üzere üç madalya daha kazandı. 30 Ekim 1918’de imzalanan Mondros Mütarekesi’nin ardından yabancı güçlerin etkisiyle bir süre rütbeleri sökülmüş ve maaşı kesilmiş bir sivil olarak geçim derdine düştü. Zorunlu bir aradan sonra Doğu Çephesi’nde başlayan yeni dönemle birlikte önce Binbaşı olmanın, ardından “Kırmızı Şeritli İstiklâl Madalyası” kazanmanın onurunu yaşadı.
Osmanlı’nın son dönemleriyle Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş yıllarının canlı tanığı olan Yüzbaşı Mehmet Hilmi‘nin savaşlarla ve mücadeleyle geçen hayat hikâyesi, bizlere o sıcak günleri yeniden yaşatıyor.
Çanakkale Muharebeleri Kronolojik Tarihi
YAZAR: Hülya TOKER, Mustafa TOKER
ÇANAKKALE SAVAŞININ 100. YIL ANISINA
“Çanakkale savunması bir hayat savunmasıdır… Çanakkale savunması bir gençlik savunmasıdır. …. Herkes bilsin ki Bahr-i Sefıd (Çanakkale) mezarına kanlarım akıtanlar ölmek için ölmediler. Hep bu tarih, bu namus ve fazilet tarihi için öldüler. Onların kan borcunu ödemek lazım…”
İsmail Hakkı Baltacıoğlu
İstiklâl Harbinin “Önsözü” olarak nitelendirilen Çanakkale muharebelerinin tüm seyrini ayrıntılı olarak ele alan Çanakkale Muharebeleri Kronolojisi, verilen mücadeleyi 15 Haziran 1914 tarihinden 9 Ocak 1916’ya kadar gün gün, saat saat kapsamlı bir şekilde anlatıyor.
Çanakkale cephesinin ayrıntılarını aktaran Hülya Toker ve Mustafa Toker, özenli kaynak taramasıyla, zengin bir bilgiye ulaşıp hem akademisyenlere hem de konunun ayrıntısını merak edenlere önemli bir başucu kitabı hazırladı.
Okumak ve bilgilenmek için… Okumak ve unutmamak için… (Tanıtım Bülteninden)
Atatürk ve Çanakkale’nin Komutanları
YAZAR: Samet ATACANLI
Çanakkale Savaşı‘nın farklı bir açıdan öyküsü.
Atatürk’ün muharebeler sırasında Türk üst komuta kadrosuyla ilişkileri, anlaşmazlıkları, kişilik çatışmaları. Muharebelerin ortasında yaşanan sıkıntılı dönemler, Atatürk ve komutanlar arasında gerginlikler.
Rollerin değişip Atatürk’ün tek lider olduğu Cumhuriyet döneminde aynı komutanlar ile ilişkilerin seyri…
Atatürk‘ün muharebe meydanında karşı karşıya geldiği İngiliz ve Fransız komutanlarla, savaştan sonra kesişen yollar. Kanlı bir savaşın arkasından gelişen sıcak dostluklar.
Arşivlerden yeni belgeler, bilinmeyen mektuplar, gün ışığına çıkan yeni fotoğraflar.
Çanakkale nasıl geçilemedi, savaş ne pahasına kazanıldı?
91 yıl sonra kimleri ve nasıl hatırlayalım, kimleri ve neleri unutmayalım?
***
Sermet Atacanlı 1952 yılında Ankara’da doğdu. Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni bitirdikten sonra, 1975 yılında Dışişleri Bakanlığı’na girdi. Melbourne Başkonsolosluğu’nda konsolos, Kuala Lumpur Büyükelçiliği’nde başkatip, Atina ve Washington Büyükelçilikleri’nde müsteşar olarak görev yaptı. Merkezde Bakanlığın çeşitli dairelerinde çalıştı, son olarak Dışişleri Bakanlığı sözcülüğü görevini üstlendi. 2000 yılında Türkiye’nin Güney Afrika Cumhuriyeti’nin başkenti Pretoria nezdindeki büyükelçiliği görevine atanan Atacanlı, 2003 yılında Ankara’ya döndü. Halen Cumhurbaşkanı Özel Kalem Müdürü ve Dışişleri Başdanışmanı olarak çalışmaktadır. (Tanıtım Bülteninden)
Allahaısmarladık – Çanakkale Savaşı’nda Bir Şehidin Günlüğü
YAZAR: İbrahim NACİ
Derleme-Yayın: T.C. Orman ve Su İşleri Bakanlığı
Bu kitabın işitme engelliler için hazırlanmış olan sesli bir kitap hali de bulunmaktadır.
…Yeni gelen emirde, beş günde Akbaş İskelesi’ne gidecek, oradan da vapur ile Anadolu’ya geçecekmişiz.
…Ben siperde düşmanla karşı karşıya olmalıyım. Çünkü çarpışmak, boğuşmak istiyorum. Hem ben, kendimin ne olduğunu anlayayım, hem düşman…
…Maydos [Eceabat]… Bu küçük ve şirin kasaba şimdi ne matemî bir manzara arz ediyordu. Binaların hemen hepsi düşman mermileri ile yıkılmış, yakılmıştı.
…Yanımda akşam namazı kılındı. Huşû içinde dinledim. Bu dindar seslerde öyle hoş bir ahenk vardı ki… Hikmet-i ilâhî, dinledikçe kalbime soğuk bir su serpiliyor gibi oluyor.
…Vadiye paralel giden yamaca çıktığımız zaman, solda yeni birkaç mezar nazar-ı dikkatimizi çekti. Bunların ekserisinin üzerinde hiçbir işaret yoktu. Bazılarında birer ağaç dalı, iki üç tanesinde de kırık tahtalar vardı.
…Şimdi düşünüyorum. Şehit olursam ben de mi böyle solgun yapraklı birkaç kel ağacın dibine gömülüp terk edileceğim.
…Muharebeye girdik. Milyonlarla top ve tüfek patlıyor… Şimdi birinci onbaşım yaralandı.
Allah’a ısmarladık… (Tanıtım Bülteninden)
Çanakkale’de Türklerle Beraber
YAZAR: Hans KANNENGIESSER
ÇANAKKALE’DE TÜRKLERLE BERABER, özellikle yabancı tarihçiler tarafından, Çanakkale Savaşları konusunda en önde gelen kaynak eserler arasında gösterilmektedir.
9. Tümen Komutanı Albay Hans Kannengiesser, ordumuzdaki Alman Subaylarının en yeteneklilerinden biriydi. Conkbayırı Savaşları’nda yaralanıp geriye gitmeye mecbur kalmıştır.
Mustafa Kemal Atatürk
Açık net gerçeklerle dolu olan Hans Kannengiesser’in kitabının faydalı olacağı kanaatindeyim.
Liman von Sanders Paşa
* * *
Balkan Savaşları’ndan salimen çıkan ve karınlarını otla doyurmak zorunda kaldıklarını ve açlığın, düşman kurşunundan da daha korkunç olduğunu, hatırlayanlara göre, “Evet, Çanakkale tam bir savaş değildi, çünkü her gün yemeğimizi de yiyorduk”.
Kırık-bozuk Türkçemle hal-hatır soruyordum: ′Eyi mi?′ (Gehts gut?). Bana bir kişi veya tüm birlik koro halinde cevap veriyordu: ′Eyi Bey′ ve daha sonraları ise, ′Eyi Paşa′ (Es geht gut).
* * *
…Hemen, 20 askerli bir piyade takımını tekrar buldum ve ateş açmalarını emrettim. Aldığım cevap ilginçti: “Biz sadece tabur komutanımız emrederse ateş ederiz”. Daha da neler, artık bu kadarı da fazlaydı! Koştum ve kendimi, küçük bir çukurda bulunan bu askerlerin arasına attım. Neler söylediğimi tam olarak bilmiyordum ama, “Her ne olursa olsun ateş edin ve hemen kendinizi karşıdaki İngilizlerin üzerine atın! Ya ateş etmeden atılın ya da ateş ettikten sonra harekete geçin!” dediğimi hatırlıyorum.
* * *
Çanakkle Savaşı’nda 9. Tümen Komutanı olarak Kirte, Kayaltepe ve Conkbayırı’nda ve Eylül 1915’ten sonra 16. Kolordu Komutanı olarak Anafartalar’da görev alan, işgale direnen Türk askerlerinin kahramanlığını sıkça anan Kannengiesser, Almanya′ya döndükten sonra hatıralarını kaleme almıştır. Çanakkale’de 7 Ağustos 1915’te, düşmanın açtığı makineli tüfek ateşiyle göğsünden vurulan Albay Hans Kannengiesser’in kitabı, Liman von Sanders Paşa’nın önsözüyle tarihseverlerle buluşuyor. (Tanıtım Bülteninden)
Çanakkale ile ilgili kitapları okudukça sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz…
Henüz yorum yapılmamış.