Doktor ve Oğlu

Karasi gazetesinde yayınlanan bir hikaye o günün savaş ortamını gözler önüne sermektedir. Çanakkale gazilerinin anlattıklarına göre, bir hücum gününde sedyeciler hiç durmadan yararlı taşıyor, doktorlar sadece yaraları sarabiliyorlardı. Hayatlarından umut kesilenlerle fazla ilgilenmiyorlardı. Tam işin en yoğun olduğu sırada cerrahın önüne gencecik bir çocuk yatırırlar, bir ayağı kopmak üzere parça parça ve bağırsaklar dışarıdadır. Ümit yoktur. Kopmak üzere olan ayakla fazla ilgilenmez, sadece bağlar, bağırsakları toplar. Sağlıkçılara “Kaldırın”; derken genç çocuk “Baba” ; diye seslenir. Bakar kendi oğludur. Sarılır, öper oğlunu, “Bu benim oğlum, gölge bir yere kaldırın” der. Masanın üzerine bir başka yaralı Mehmetçik yatırılmıştır. Doktor onunla meşgul olmaya başlar. Sırada daha çok Mehmetçik beklemektedir. Doktor ancak ertesi gün oğlu ile ilgilenecek zamanı bulur. Fakat oğlu çoktan gömülmüştür.

canakkale-doktor-hikayesi

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.